Hem ben aradığımda bulayım, hem de toplumsal bir hizmet olsun bakımından...
30 Ekim 2009 Cuma
27 Ekim 2009 Salı
Hayat Üzerine ( internette dolaşan mesajlardan)
'' Picasso, 90’ında nefis eserler veriyordu... Goethe 'Dr. Faustus' u 80'inden sonra kaleme aldı... Verdi , 'Otello' yu 73 yaşında, 'Falstaff'ı 80 yaşında bitirdi... Sofokles 'in 'Kral Oedipus 'u 80 yaşın eseridir. Mikelanj, 80’li yaşlarında hâlâ yaratıyordu... İngiliz düşünürü Thomas Hobbes, 90’ını geçtikten sonra bile yazdı...''
Elbet hepimiz bu isimler gibi olamayız... ama ABD'li ünlü komedyen George Carlin 'in tavsiyelerinden yararlanabiliriz:
1. ''Zorunlu olmayan sayıları çöpe atın: yaş, kilo, boy. Doktorunuz düşünsün onları. Bunun için ücret alıyor sizden.
2. Sadece neşeli arkadaşlarınız olsun. Suratsızlar, negatifler sizi aşağı çeker.
3. Öğrenmeyi sürdürün: Bilgisayar, el sanatları, bahçecilik, ne olursa. Beyniniz âtıl kalmasın. Âtıl kafa, iblisin tezgâhıdır. İblisin adı da, alzheimer'dır.
4. Küçük şeylerden zevk almaya bakın.
5. Sık sık, uzun uzun, vargücünüzle gülün. Soluksuz kalıncaya kadar gülün.
6. Gözyaşları olacaktır. Katlanın, yas tutun, başka yaşantılara geçin.
7. Sevdiklerinizle doldurun çevrenizi, aile, kedi, köpek, kuş, balık, yadigârlar, müzik, bitkiler, hobiler, ne olursa. Eviniz sığınağınızdır. Tadını çıkartın.
8. Sağlığınızın kıymetini bilin. İyiyse üstüne titreyin. Bozuksa düzeltin. Siz kendiniz düzeltemiyorsanız yardım sağlayın.
9. Vicdan azabından uzak durun. Çarşı pazarda gezin, komşu illerde dış ülkelerde dolaşın, ama sakın suçluluk, pişmanlık duygusuna yönelmeyin.
10. Sevdiğiniz insanlara onları sevdiğinizi söyleyin, hissettirin her fırsatta.''
''Ve hiç unutmayın ki yaşam, aldığımız soluklarla değil, soluk kesen anlarla ölçülür''
Elbet hepimiz bu isimler gibi olamayız... ama ABD'li ünlü komedyen George Carlin 'in tavsiyelerinden yararlanabiliriz:
1. ''Zorunlu olmayan sayıları çöpe atın: yaş, kilo, boy. Doktorunuz düşünsün onları. Bunun için ücret alıyor sizden.
2. Sadece neşeli arkadaşlarınız olsun. Suratsızlar, negatifler sizi aşağı çeker.
3. Öğrenmeyi sürdürün: Bilgisayar, el sanatları, bahçecilik, ne olursa. Beyniniz âtıl kalmasın. Âtıl kafa, iblisin tezgâhıdır. İblisin adı da, alzheimer'dır.
4. Küçük şeylerden zevk almaya bakın.
5. Sık sık, uzun uzun, vargücünüzle gülün. Soluksuz kalıncaya kadar gülün.
6. Gözyaşları olacaktır. Katlanın, yas tutun, başka yaşantılara geçin.
7. Sevdiklerinizle doldurun çevrenizi, aile, kedi, köpek, kuş, balık, yadigârlar, müzik, bitkiler, hobiler, ne olursa. Eviniz sığınağınızdır. Tadını çıkartın.
8. Sağlığınızın kıymetini bilin. İyiyse üstüne titreyin. Bozuksa düzeltin. Siz kendiniz düzeltemiyorsanız yardım sağlayın.
9. Vicdan azabından uzak durun. Çarşı pazarda gezin, komşu illerde dış ülkelerde dolaşın, ama sakın suçluluk, pişmanlık duygusuna yönelmeyin.
10. Sevdiğiniz insanlara onları sevdiğinizi söyleyin, hissettirin her fırsatta.''
''Ve hiç unutmayın ki yaşam, aldığımız soluklarla değil, soluk kesen anlarla ölçülür''
26 Ekim 2009 Pazartesi
21 Ekim 2009 Çarşamba
20 Ekim 2009 Salı
Anasının Gözü ! -> Gaykedi
Fazla motor kadın ve eşcinseller için kullanılan "Anasının karnında dönmüş babasına vermiş" lafının kökenini sanırım buldum. Dün Enderunlu Fazıl Bey'in (1759-1810) İran yakışıklıları için söylediklerini aktarırken şu bilgilere rastladım;
12. yüzyıl şairi Sadi Tebrizlilerin küp gibi koca kıçlı olduklarını söyler. Şirazlı gençlere gelince bu konuda Hoca Eşref'in iğneleyici sözleri anılabilir: Rahmi maderde iken çevirirdi kuni kiri pedere (Ana rahmindeyken sikini, babasının kıçına doğru çevirirdi).
Edward Granville Browne (1862-1926) ise ünlü seyehatnamesi A Year Amongst the Persians'da şöyle diyor: "Kazvinli gençler kalplerimizi çalıyor; Tebrizlilerin dudakları bal gibi; İsfahanlılarınki güzel; ama ben Şiraz'ın kölesiyim". Tahran parlamentosu 1907'de puştları ortadan kaldırmaya karar verdi: sonuçsuz bir girişim!
12. yüzyıl şairi Sadi Tebrizlilerin küp gibi koca kıçlı olduklarını söyler. Şirazlı gençlere gelince bu konuda Hoca Eşref'in iğneleyici sözleri anılabilir: Rahmi maderde iken çevirirdi kuni kiri pedere (Ana rahmindeyken sikini, babasının kıçına doğru çevirirdi).
Edward Granville Browne (1862-1926) ise ünlü seyehatnamesi A Year Amongst the Persians'da şöyle diyor: "Kazvinli gençler kalplerimizi çalıyor; Tebrizlilerin dudakları bal gibi; İsfahanlılarınki güzel; ama ben Şiraz'ın kölesiyim". Tahran parlamentosu 1907'de puştları ortadan kaldırmaya karar verdi: sonuçsuz bir girişim!
13 Ekim 2009 Salı
12 Ekim 2009 Pazartesi
7 Ekim 2009 Çarşamba
5 Ekim 2009 Pazartesi
AKDENİZ KARİKATÜR YARIŞMASINDAN ALINMASI GEREKEN JÜRİ DERSLERİ
"Bu yıl Alanya'da 9. kez düzenlenmesi ve sonuçlarının da 3 Ekim 2009 tarihinde açıklanması gereken Uluslararası Akdeniz Karikatür Yarışması, Temmuz ayında yarışma jürisinin yarışmadan çekilmesi nedeniyle bu yıl yapılamıyor. Aynı jüri geçen yılda birincilik ve ikincilik ödüllerini benzerleri çıktığı için cesur bir kararla iptal etmiş böylece bu tür durumlarda tepkisiz kalanlara örnek olmuş, hem de sürekli spekülasyon peşinde koşanlara iyi bir ders vermişti...
29. Uluslararası Nasreddin Hoca Karikatür yarışmasının Ağustos ayında sonuçlanmasıyla birlikte ödül alan karikatürler hakkında DonQuichotte sitesi tarafından "benzer" karikatür tartışması başlatıldı. Bilindiği gibi bu site bu konuda "uzman" bir sitedir. Benzer karikatür olayı aslında karikatür yarışmalarının çok uzun yıllardır süregelen sorunu. Ancak internetin hayatımızda olmadığı yıllarda bu denli hızlı ve etkili gündeme gelme olanağı yoktu.
MİZAHHABER olarak bu tür tartışmalarda çizerlerin sürekli olarak iki kutba bölünmesinden hep rahatsızlık duyduk. İki ayrı cephe yaratıp tartışmakla bu sorunların çözülmesine olanak yok zira. Aradan geçen bir aylık sürede bu konuyu sadece izlemekle yetindik. Deyim yerindeyse topa girmedik. ...."
Mizah Haber
devamı için tıklayınız...
29. Uluslararası Nasreddin Hoca Karikatür yarışmasının Ağustos ayında sonuçlanmasıyla birlikte ödül alan karikatürler hakkında DonQuichotte sitesi tarafından "benzer" karikatür tartışması başlatıldı. Bilindiği gibi bu site bu konuda "uzman" bir sitedir. Benzer karikatür olayı aslında karikatür yarışmalarının çok uzun yıllardır süregelen sorunu. Ancak internetin hayatımızda olmadığı yıllarda bu denli hızlı ve etkili gündeme gelme olanağı yoktu.
MİZAHHABER olarak bu tür tartışmalarda çizerlerin sürekli olarak iki kutba bölünmesinden hep rahatsızlık duyduk. İki ayrı cephe yaratıp tartışmakla bu sorunların çözülmesine olanak yok zira. Aradan geçen bir aylık sürede bu konuyu sadece izlemekle yetindik. Deyim yerindeyse topa girmedik. ...."
Mizah Haber
devamı için tıklayınız...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)